Pıhtı Oluşumuna Bağlı Felç Gelişimi, Önlemler ve Yapılması Gerekenler

Türkiye’de her 40 saniyede bir kişi felç geçirmektedir. Tedavinin başarılı olması için erken müdahale, hayati önem taşımaktadır.

Kalbin pompaladığı kanın %20’si beyne gitmektedir. Kalpten çıkan damar önce beyne sonra vücudun diğer organlarına gittiği için kalpten kan akışı başladığında öncelikle beyne pıhtı gitme olasılığı her zaman vardır. Beyin damarlarının yaşla beraber yaşlanması ve damar sertliği denilen sürecin ortaya çıkmasıyla damarda pıhtı oluşma ihtimali de artmaktadır.1

Türkiye’de her 40 saniyede bir kişi, her yıl yaklaşık 200.000 kişi felç geçirmektedir. Ancak son yıllarda tanı ve tedavi alanındaki hızlı gelişmeler sayesinde tedavi edilebilir bir hastalık durumuna gelmiştir. Tedavinin başarılı olması için erken davranmak hayati önem taşımaktadır.1

Yaşla birlikte felç geçirme ihtimali artsa da başka risk faktörleri de vardır; sigara ve alkol kullanımı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, obezite ve hareketsiz yaşam gibi.1

60 yaş üzerinde daha çok görülmeye başlasa da 40-45 yaşlarında damar sertliği riski belirgin hale gelmektedir. Özellikle de aile öyküsü varsa kişinin daha dikkatli olması gerekmektedir. 1



Felç geçirme riskini azaltacak önlemler: 1

- Aktif bir yaşam sürmek

- Kolesterolü kontrol altında tutmak

- Sağlıklı beslenmek

- Tansiyonu kontrol altında tutmak

- Kilo vermek

- Kan şekerini düşürmek

- Sigarayı bırakmak

- Alkolü azaltmak

 

Doymuş yağ asitleri ve basit karbonhidrat içeren yiyeceklerden kaçınmak, lifli besinler yemeye özen göstermek, meyve ve sebze ağırlıklı beslenmek, tuzu kısıtlamak önemlidir. Özellikle Akdeniz Diyeti’nin (zeytinyağı ve sebze içerikli) felçten koruyucu olduğu bilinmektedir. Diğer yandan fiziksel aktivitenin arttırılması, açık havada zorlanmadan yapılan egzersizler felç riskinde azalmaya neden olur. Haftada 4 gün 45 dakika-1 saat veya günlük en az 30 dakika açık havada yürüyüşün düzenli uygulanması önerilmektedir. Hipertansiyon, diyabet hastalığı, kolesterol yüksekliği gibi risk faktörlerinin kontrol altına alınması, tansiyonun 140/90 mmHg altında tutulması, sigara tüketiminin tamamen kesilmesi ve alkol tüketiminin kısıtlanması, kilo fazlalığının diyetlerle uygun sınırlara çekilmesi önemlidir. Bu risk faktörlerine yönelik olarak gerekli durumlarda doktorun önereceği ilaçları düzenli kullanmak da felç riskini azaltmaktadır. Örneğin tansiyonun normal sınırlarda olması felç riskini %50, sigarayı bırakmak ise %40 azaltır.1

 

Felçten şüphelenildiğinde dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır:1

- Beyin kanaması veya damar tıkanıklığının birbirine karışma ihtimali vardır. Bu nedenle bilinçsizce kan sulandırıcı bir ürün verilmemelidir.

- Felçle birlikte tansiyon ani olarak yükselmişse beyne giden kanı azaltmamak için tansiyon düşürücü bir ilaç verilmemelidir.

- Su veya kolonya ile kendine getirmeye çalışmak vakit kaybettirir. Bu nedenle bunlara vakit harcamadan hastayı bir hastanenin acil servisine götürmek gerekir.

 

Referans: 1. https://www.beyinder.org/docs/beyinder-dergi-sayi-2.pdf (Erişim Tarihi: 02.06.2023)



Yorumlar

Yorum ekleyebilmek için giriş yapınız