Deprem Bölgelerinde Yaşayanlarda Kalp-Damar Hastalığı Riski

Şiddetli depremler sonrası kalp-damar hastalıklarının arttığı bilinmektedir. Büyük bir depremden sonraki ilk yılda, ağır hasarlı evlerin bulunduğu bölgelerde yaşayan insanlarda kalp-damar hastalıkları ve kalp krizi oranlarının arttığı görülmüştür.

Deprem, kayıplara ve strese farklı seviyelerde maruz kalan bireyler tarafından farklı şekillerde deneyimlenen bir şok durumudur. Önemli bir depremin neden olduğu hasarı düzeltmek, bozulan konut ve altyapının onarılması ve günlük işleyişi etkileyen durumların üstesinden gelinmesi yıllar alabilir.1

Şiddetli depremler sonrası kalp-damar hastalıklarının arttığı bilinmektedir. Bu artışın nelere bağlı olduğunu değerlendirmek için çeşitli çalışmalar da yapılmıştır. Bu çalışmaların sonunda büyük bir depremden sonraki ilk yılda, ağır hasarlı evlerin bulunduğu bölgelerde yaşayan insanlarda kalp-damar hastalıkları ve kalp krizi oranlarının arttığı görülmüştür.1

Yine aynı çalışmada, deprem sonrası kalp-damar hastalıkları ve kalp krizi ile ilgili hastaneye yatış oranlarının arttığı ve depremden en çok zarar gören bölgelerden gelenlerde, en az hasar gören bölgelerden gelenlere kıyasla kalp-damar hastalıklarına bağlı ölüm oranlarının arttığı görülmüştür. Bu bulgular, depremden en çok etkilenen bölgelerde yaşayan insanlar için deprem sonrası ilk yılda, diğer bölgelerde yaşayanlara kıyasla psikolojik rahatsızlıklarda görülen %23’lük artışla da tutarlıdır.1

Deprem hasarının kalp-damar hastalıkları üzerindeki etkisini azaltmaya yönelik olarak yapılabilecek çalışmalar arasında deprem öncesinde önlemler almak, deprem sonrası ilk bir yıl içinde refaha ulaşmak için gerekli müdahaleleri yapmak, kalp-damar hastalıklarını önlemeye yönelik tedavi hizmetlerini iyileştirmek gibi farklı aşamalardaki çalışmalar yer alabilir.1

Referans: 1. Teng AB, et al. Lancet Planet Health 2017;1: e242–53.

 


Yorumlar

Yorum ekleyebilmek için giriş yapınız